top of page

Egzersize başlarken.. Karar verdikten sonra zorlukları nasıl aşarız?

Covid19 nedeniyle uzun süren eve kapanma döneminde insanlar artık hareketin önemini daha çok anlamaya başladılar.
Doğanın, yürümenin ve geniş bir özgürlük ile hareket etmenin özlemi bir çok şeyin önüne geçti.
İnsanoğlu daha az hareket etsin, daha az enerji harcasın diye evler, yollar, eşyalar icat edip günlük konforu artırmış hareket ihtiyacı da giderek daha çok azalmış durumda. Tabi gereksiz enerji israfını ortadan kaldırırken bununla sağlığımızı kötü etkilemeyi istemeyiz. Evde otururken yürüme ihtiyacı ile belirginleşen egzersiz ihtiyacı yaz aylarında giderek artacaktır .
Nasıl yapmamız gerektiği konusunda ise aslında elimizdeyeterince bilgi var. Egzersizin faydalarına burada bir göz atarsanız ilk motivasyon tamamlanır.

Kilom fazla, egzersiz zarar verir mi bana?
Birdenbire zorlayıcı hareketleri yaparsanız evet…. Egzersize başlamanın usulü vardır. Bu usuller zorlanmaz ise kilonun zararı olmaz.
Kilolu insanlar da kemikler daha sağlam olur. Kemiklerin üzerinde sürekli yük olduğundan erimesi de zor olur.
Hareket berekettir sözü sanki, vücut yapımız için söylenmiş bir sözdür. Bu konuda en güzel dersi kemik erimesi konusunda aldık. Önce uzaya giden astronotlar biraz uzunca kalınca kemikleri, kıkırdakları, kasları erimiş olarak dünyaya döndüler. Biliriz ki vücudumuz bulunduğu ortam ile bir denge kurar . Bırakın uzayı yüksek bir rakıma çıktığınızda 2 adım atmanız bile mesele olur. Tibet’e giden turistler bu nedenle şaşkına dönerler. Alışmaları ciddi zaman gerektirir. Bu dengeler belirli bir ortamda yaşamaya devam ettikçe kurulur diğer yandan bedenimiz çevrenin yıpratıcı etkileri ile savaşırken yaşlanma devam eder. Esneklikler azalır, kaslar kaybolmaya, kemikler erimeye, eklemler kireçlenmeye başlar. İnsanoğlu da bu konuda da uzaktan kumanda konforu ile baş etmek ister. Birkaç ilaç ile kurtulmayı hayal ederiz. Hatta böyle ilaçları geliştiren insanlarda ne olması gerektiğini bütünsellikle görmeye zamanla başlamışlardır. Kısa sürede kemikleri eriyen insanlara verilen ve çok havalı ilaçların egzersiz olmaz ise sadece kemikleri sertleştirdiği ortaya çıktı. Üstelik kemik sertleşmesine bağlı kırıklar oldu. Egzersiz yapan insanlarda ise oldukça yüksek başarılar elde edildi. Kemiği yoğunlaştırmanın yanında esnekliğini de artıramazsak sağlıklı olamayacağımızı öğrendik.
Günlük hareketlerin de egzersiz olmadığı ortaya çıktı. Zaten günlük işler için yapılan hareketler genellikle bir dirence karşı ve tekrarlı yapılmadığından vücut diriliği için hiçbir işe yaramıyorlar. Tabi ki alışveriş için yürümek, temposuz yürüyüşler, çamaşır katlamak, temizlik, bulaşık makinesi doldurmak vs gibi hareketler hiç yoktan iyidir diyor ve konumuza geçiyoruz. Kilo almak kemik üzerinde sürekli bir yük oluşturduğundan zayıf insanlarda kemik erimesi daha çabuk ve daha ağır görülmektedir. Ama kilo almanın da kemik üzerine olumlu görülen etkisi kalp, akciğer, eklem aşınmaları yarattığı düşünüldüğünde solda sıfır kalır. Sahip olduğunuz bedenin acılarını siz yaşarsınız ceremesini de sevdikleriniz çeker. Bu bedene sahip çıkmak ise yaşamınızın olmazsa olmaz bir parçasıdır. Hastalık olunca sosyal güvenlik kurumunun kanatları altında sorunun çözülmesini bekleyerek bir hayat geçirirken, hastalık sürecinde Hareket sisteminin

Hayatta her şeyin dengesi olmalıdır. Hareket etmek kas iskelet sisteminin çok önemli bir ihtiyacıdır. Hareketsizlik, hareket etmek için var olan bir sistemin varlık nedenini ortadan kaldırır.

Spor merkezi üyeliğimi bir türlü kullanmadım, boşuna para ödedik…

Açık hava da yapılan egzersiz ve hareketlerin kapalı ortamlarda yapılan egzersize göre daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Büyük kentlerimizde insanlarımız ve özellikle orta yaş grubu, spor için giderek daha çok istemeye başladı. Bu çok iyi bir gelişme. Ancak kentlerimizin yapısı buna halen yeterince elverişli olamadığı için büyük, küçük spor merkezleri açıldı..Pilatesler reformerlar, body, vs vs… Şimdi de güvenli ormanlık alanlar açılmaya başlandı ki gelecekte sivil toplumun isteği daha çok göz önüne alınacak diye umuyoruz.
Atatürk’ün ‘’Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’’ sözü kadar değerli bir spor sözü bilmiyorum ben. Spor yapmaya başlamak zor olabilir, hele ki uzun zamandır yeterli hareket yapılmamış ise , ancak spor yapmaya başlayanlar ilk etkiler geçip vücut toparladıktan sonra bunu bırakmak istemezler.
Yeterince hareket etmediğinizde bunun bir ihtiyaç olduğunu idrak etmeye başlarsınız. Zamanla sevdikleriniz, arkadaşlarınız size egzersizin öneminden bahsetmeye başlar ve yürümenizi önerirler, bazen de doktorunuz egzersizi artırmanız gerektiğini söyler. Buraya kadar güzel de bir türlü ‘başlamak’ zor gelir.
Uzun zamandır egzersiz yapmamış iseniz;
vücudunuzu toparlamak için gerekli olan egzersize başlamak için motivasyonu, zamanı, imkanları nasıl bulacaksınız?
Hangi egzersiz türü size uygun?
Egzersize başlamadan önce bir check-up gerekir mi?

shutterstock_1684787092.jpg

Egzersize başlamak için motivasyonu, zamanı, imkanları nasıl bulacaksınız?

Egzersize başlamak için bir motivasyon gerekiyorsa bunun bir doktorun önerisi ile olması en zorudur. Zamanında egzersiz yapılmadığı için hareketsizliğin getirdiği silsile sonucu, artık bir hastalık yüzünden, egzersize başlamak zorundasınızdır. Bu güçlü bir motivasyon olsa da elbette en az tercih edilenidir. 40 yaş sonrası, giderek yaşlanmanın etkileri daha çok fark edilir.. buna karşı koymanın yolu ise düzenli yıpratıcı olmayan hareket ve egzersizleri yapmaktır. Egzersiz yapabilen insanların ne kaybettiğini düşünerek işe başlayabilirsiniz. Ben size söyleyeyim; Hiçbir şey kaybetmiyorlar. Üstüne özenilen bir formları oluyor.
Zaman darlığı?
Özellikle şehirde yaşıyorsanız zaman kıtlığı bahanesi oldukça etkili bir bariyerdir. Bunu aşmak için;
Kendinize egzersiz yaptırma imkanlarının nerede ve hangi zamanlarda olabileceğini bir kağıda mutlaka yazın. Bunu akıllı telefonda ki hatırlatıcılara da kaydedin. Burada ciddiyetle karar vermeniz lazım. Vücudunuzu sizden başkası yaşamıyor sonuçta, iyi hissetmek ve sağlıklı olmak işinize geliyorsa bunu çok ciddiye alın.
En fazla ihmale uğrayanlar esnek kişisel programlardır. Grup sporları ya da bir arkadaş ile yapılan programlara uyulması daha kolaydır. Böylelikle kaytarma isteklerinizi nispeten öldürmüş olursunuz.
3 hafta kuralı: bir egzersizi başlangıçta 3 hafta süresince düzenli yaparsanız bir alışkanlık oturur. 21 gün boyunca kendinizi buna ayarlamanız gerekir. Spor ya da egzersiz yapmanın iyi hissettirdiğini anladıkça diğer ikincil şeyler önemsiz olmaya başlar ve zaten kendi disiplininiz gelişir. Özsaygınız artmaya başlar.
Egzersiz süreleri: egzersiz süreleri başlangıçta 20 dakika olmalı ve 1 saatlik sürelere zamanla çıkılmalıdır.

Günlük koşturmaca içinde zaman ayarlamak ise apayrı bir mesele olarak gözde büyür. Hele ki trafiği bol bir yaşamınız varsa bu iyice içinden çıkılmaz görünebilir. Oturarak çalışan insanlarda basit youtube videolarından görülebilecek egzersizleri bile mutluluk anlamında ve sağlık için fark yaratır.
Egzersiz başlangıçta zorlayıcı olmamalıdır.
Neyse, eğer uzun zamandır egzersiz yapmamışsanız aile hekiminiz ya da tanıdık bir doktor ile görüşün. Gerekiyorsa tetkiklerinizi tamamlayın.

Uzun zamandır egzersiz yapmamışsanız ağırdan almak gerekir.
Tüm vücudu çalıştıran egzersiz türlerini belli kasları çalıştıranlara tercih etmek lazım.
Farklı türde hafif aktiviteler olmalı
Ağırlık çalışılmamalı, forma yönelik hareketler yapılmalı
Kol, bacak, bel esneklik hareketlerine ve hareket açıklığı egzersizlerine öncelik vermeliyiz
Çok basit hareket silsileleri ile egzersize başlamalıyız
50 yaş üstü ve yıllardır egzersiz yapmamışsanız bir fizyoterapist ile başlamayı veya egzersiz sınıflarına katılmayı ciddi şekilde değerlendirin.
Bu konuda evde kapalıyken dahi telesağlık üzerinden fizyoterapistler ile çalışmak size özel hareketleri anlamak için en doğrusudur.
Youtube kanallarında yaşınıza uygun 5 dakikalık ev egzersizleri ile başlayıp giderek bu süreleri 1 saate kadar çıkarabilirsiniz. Egzersiz yaparken camları açıp evi havalandırmak doğru olur.
Asla ama asla vazgeçmeyin, tutarlı olun. 3 haftayı tamamladığınızda artık sular kendiliğinden akacaktır zaten.

bottom of page