top of page

Korona (Covid-19 hastalığı) aşısına yakın zamanda kavuşma şansımız ne kadar?

Güvenli bir suçiçeÄŸi aşısı oluÅŸturmak 28 yıl, Rotavirüs aşısı için 15 yıl, AIDS için ise 30 yıl geçmiÅŸ ve hala HIV için bir aşımız yok.

Ben bu yazıyı yazarken tüm Dünyada yaklaşık 3.5 milyon insanın bu hastalığı resmi olarak geçirdiÄŸi ve 250.000 kiÅŸinin de öldüÄŸü biliniyor. Sessiz vakaları bunun üstüne koysanız dahi daha dünyada milyarlarca insan bu virüs ile karşılaÅŸmayı bekliyor. Tabi umudumuz bu karşılaÅŸma olana dek virüsün iyi mutasyonları geçirmesi ve öldürücü özelliÄŸinin azalmasıdır. Daha gerçekçi bir umudumuz ise bu virüse karşıda bize bağışıklık verecek bir aşının bulunmasıdır.

Tamamı ile aşı karşıtı olanlara bir ortopedist olarak söylenecek en güzel lafım ÅŸu:

Çocuk felci bir virüs hastalığıdır ve bu hastalık aşı olmasaydı halen bir çoÄŸumuzun bacağını felç bırakmış olacaktı. Halen çevrenizde çocuk felcinin aşısını yaptırmamış ve etkilerini yaÅŸayan insanları görebilirsiniz. O yüzden tamamen aşı karşıtı olmak ÅŸuurlu bir davranış deÄŸildir.

Aşı üretim safhalarını önce bir sıralayalım:

Akademik araştırma (normalde 2 yıl alır)

Klinik öncesi denemeler (normalde 2-3 yıl)

Faz 1 deneme ( normalde 1 yıl)

Faz 2 deneme (normalde 2 yıl)

Faz 3 deneme (normalde 2 yıl)

Fabrika kurulumları (normalde 8-12 yıl)

Üretim ( normalde 1 yıl)

Kullanım onayı (yaklaşık 6 ay)

Dünyaya dağıtım ( 6 ay 1 yıl)

Bu hesaba göre normal bir süreç iÅŸlediÄŸinde aşıya 2036 yılında kavuÅŸabiliyoruz. Güvenli ve etkili bir COVID19 aşısına sahip olmamız kısa sürede ne kadar gerçekçi? Bir bakalım;

COVID-19, 10 Mayıs 2020 itibariyle Dünyada milyonlarca kiÅŸiyi enfekte etti ve 70.000’den fazla kiÅŸiyi öldürdü. Bazı ülkeler açılma hazırlıkları yapıyor. Bizim ülkemizde de normal hayata dönmek için hazırlıklar yapılıyor. Normal hayat derken tedbirli bir yeni normal hayat olacak bu. SaÄŸlık bakanımız Sayın Fahrettin Koca’nın dediÄŸi gibi aksi takdirde canımız çok fazla yanar. DiÄŸer taraftan birçok insan özellikle ileri yaÅŸ grubu ve risk faktörü yüksek olanlar evde kalmaya devam etmek zorunda ve bir aşı olana veya daha iyi bir ilaç tedavisi gelene kadar dışarı çıkmaları riskli olmaya devam edecek.

Bu iÅŸin sonunda kimse COVID-19 olan insanların yüzde kaçının öleceÄŸini tam olarak bilmiyor. Diyelim ki% 0.1-1 arasında olsun bu oran. Hızlı aşı karşıtlarının gözü laboratuar çalışmaları sonuçlarının üstünde; bu yüzden ufak bir baÅŸarısızlık ya da erken konuÅŸmak bu konuda ki çabaları çok kötü etkileyecektir.

Yukarıda da bahsettiÄŸim üzere güvenli aşı oluÅŸturabilme süreçleri çok uzundur. Ama ÅŸu an durumumuz farklı tabi ki. Artık dünyanın zamanla ve birbirleriyle yarışan laboratuvarlarına büyük bütçeler ayrılmış durumda. On yıllar alan süreci 18-20 aya sıkıştırabilmek için tüm dünya çabalıyor.

Bu yazı yazılırken Dünyada en az 254 farklı tedavi protokolü ile 95 deÄŸiÅŸik aşı çalışması devam ediyor.

Ama günün sonunda bunların sadece yüzde 10 kadarı tedavide kabul görecek.

shutterstock_1643122693.jpg

PEKÄ° NEDEN HERKES 18-24 AY GÄ°BÄ° BÄ°R SÜREDEN BAHSEDÄ°YOR?

Aslında bu salgını yapan ve adına halk arasında korona denilen bu virüs ailesi için SARS ve MERS günlerinden beri koronavirüs aşıları geliÅŸtirmeye çalışıyoruz. Bu yüzden bu virüs ailesinin nasıl çalıştığı hakkında bir fikrimiz var. Yani Covid19 hastalığına neden olan bu SARS-CoV-2 adı verilen yeni musallat olan virüsün yapısı daha önceki SARS virüsü ile yüzde 80 oranında benzerdir.

Tanınmış hücre biyologlarından olan ve on yıllardır aşı geliÅŸtirme de çalışan Robert van Exan 2021 ya da 2022 ye kadar bu aşıyı görmemizin zor ama imkansız olmadığını söylüyor.

Åžu anda bilinen 95’den fazla yerde aşı geliÅŸtirilmeye çalışılıyor.

Öncelikle ÅŸu gerçeÄŸi bilmekte fayda var; Yatırım yapacak ÅŸirketleri kendilerine çekmek için bu laboratuarlar çabucak aşı geliÅŸtirebileceklerini söylerler çünkü bu iÅŸte milyarlarca dolar kazançlar sözkonusu olacak. Bu laboratuarlar yatırım ÅŸirketleriyle konuÅŸurlar ve ellerinde ki tüm imkanları bu yarış için seferber ederler.

Tabi bu arada çoÄŸu ilaç ya da aşı adayı baÅŸarısız olacaktır. Güvenli bir aşıyı bulma olasılığı yüzde 10 un altındadır. Geri kalan yüzde doksan ya yeterince etkili olmayacak ya da yan etkilerinin fazla olduÄŸu ilk denemelerde anlaşılıp terkedilecektir. Bu durum ilaç/aşı geliÅŸtirme iÅŸinin bir parçasıdır.

Tabi ne kadar çok grup bu aşıyı geliÅŸtirmek için çalışırsa ÅŸansımız o derecede artacak.

AÅžI HASTALIÄžI

Bazı ilk aşıların koruma yerine hastalık yaptığını da bilmek gerekir. Bunun olmaması için aslında uzun ve yorucu bir test dönemi vardır. Bu test dönemi dünyanın acil aşı ihtiyacı nedeni ile kısaltılmaya çalışılıyor.

mRNA AÅžISI

Birkaç bilimsel ekip, yeni tür bir mRNA aşısı üzerine çalışıyor. Daha önce yapılmamış olan bu yaklaşım güzel bir fikir ve umutları artırmış durumda. Gene de bu aşı türü hızlı bozulan bir yapıya sahip ve test edilmesinden sonra gerçekleri anlayabileceÄŸiz. Kapsamlı bir test süreci sonrasında böyle bir aşıyı olmak daha doÄŸru olur diye düÅŸünüyorum.

Bu aşı ile ilgili yurtdışında ki onay kuruluÅŸlarını da dikkatle takip etmek gerekecektir. Daha önce hastalık yapabilen aşılara izin vermiÅŸlikleri oldu. Ama günün sonunda aşı çiçek hastalığı aşı ile bitirildi ve burada da çok hızlı ÅŸekilde dünyanın aşıya ihtiyacı olacak. Bu konuda bilimsel geliÅŸmeleri yakından takip ediyor olacağız.

TEST

Ä°yi bir aşı adayı elde edilince bu aşıyı test etmek gerekir. Tabi gerekli parasal fonlar bu iÅŸ için ayrılır ve klinik çalışmalara izinler alınır. Aşı kaynaklı bir soruna yol açmamak için ilk klinik denemeler çok yavaÅŸ ve çok dikkatli yapılmak zorundadır. DeÄŸiÅŸik yaÅŸ gruplarında ve deÄŸiÅŸik bünyelerde bu aşının gerçekten iÅŸe yarayıp yaramadığını test etmek gerekir. Ayrıca bir yan etki görüldüÄŸünde ya da diyelim aşı yapılanların yüzde 1 inin altında hastalık baÅŸlarsa bu aşı dozunu tam ayarlamak için bir çok test gerekir. Çok uzun zaman alan bu süreci kısaltmak mümkün olabilir. Tabi binlerce deneÄŸin, gönüllünün bu iÅŸte bulunması ve bunların datalarının düzgün toplanması, geliÅŸtirilen her bir aşı türünün yan etkilerin gözden kaçırılmaması lazımdır.

ÜRETÄ°M

Burada 50000 kiÅŸinin kullanacağı bir hap deÄŸil milyarlarca insana yapılması gerekecek bir aşıdan bahsediyoruz. Bu devasa, daÄŸ gibi bir üretim faaliyetinin kurulmasını gerektiriyor. Tabi bu aşının büyük olasılıkla enjeksiyon olacağını düÅŸünürsek, milyar milyar paketler, üretim kazanları ve tabi zaman gerekecektir. Bir de bu aşı ülkemizde üretilmez ise bu kaynaklara ilk ulaÅŸanlardan da olamayız ve üstelik ciddi ödemeler yapmamız gerekir. Tabi dünya çapında bazı fabrikalar bu derece üretime hazırlık yapıyorlar ama önce o etkili ve yan etkisi olmayan aşının bulunduÄŸundan emin olunması gerekir.

AÅžI ÜRETÄ°MÄ° SONRASI DENETÄ°MLER:

Åžimdi burada dünya sıkıştığı için ve ekonomiler tarihsel çöküÅŸler yaÅŸarken üreticiler ve denetçiler üzerindeki baskıyı düÅŸünebiliyor musunuz? Bir aşı bulunduÄŸunda tüm risk ve yan etki denetimlerinin zaman süzgecine tabi olmayacak. Hızlı yan etki bildirimleri ve takiplerin de bir seferberlik gibi yapılması gerekecektir.

SONUÇ

Aşı bulmak çok zor bir iÅŸtir. Allahtan Dünya korona virüsler için uzun zamandır aşı denemeleri yapıyor. Her ne kadar çok baÅŸarılı olmamış olsalarda mesela Ebola da etkin olabildik. Demek ki umudumuz olmalı. Ancak çok etkili bir aşı için henüz nefesinizi tutmayın.

Åžu an fiziksel mesafelere dikkat edeceÄŸiz ve bu kapanma döneminde edindiÄŸimiz alışkanlıklarımızı devam ettirmemiz gerekiyor.

Maske kullanımını daha iyi öÄŸrenmeliyiz. KumaÅŸ maskelerin çoÄŸu iÅŸe yaramıyor ama bunları etkili hale getirebilecek öneriler YouTube da kolaylıkla bulunuyor.

Yasak savma gibi maskeyi burnumuzun altına takmamalıyız ve başkalarının canını da kendi canımızı da tehlikeye atmamalıyız.

Ve tabi ki etkili ÅŸekilde el yıkamaya da devam…

bottom of page